Ahmet Arif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ahmet Arif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster


En güzel aşktır zor olan. Zoru başaran da      Ahmed Arif...

Bugün konumuz Ahmed Arif sevgili okurum.

          1927 yılında Diyarbakır' da doğan ünlü şair Ahmed Arif annesini erken yaşta kaybettiği için babasının ikinci eşi tarafından büyütülmüştür ve sekiz kardeşin en küçüğüdür.
Okuma-Yazmayı anaokulunda öğrenmiş, orta okulu ise Şanlıurfa Siverek'te okumuştur. Lise eğitimini ise Afyon'da yatılı lisede tamamlamıştır.
         Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya fakültesinde felsefe üniversite öğrenimine başlayan Ahmed Arif bu yıllarda TCK'nın 141. ve 142. maddesine muhalefetten 1950 ve 1952-53 yıllarında iki kere tutuklanmış ve üniversite öğrenimi yarım kalmıştır. Ankara'da tutuklandığı zaman Nazım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek, Adnan Menderes, Bülent Ecevit, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, Fakir Baykurt  çok daha sonra Erdal Eren gibi siyasetçi, yazar, şair, öğrenci olan bir çok ismin ceza yattığı, şimdilerde ise müze olan Ankara Ulucanlar Cezaevinde yatmıştır.

AHMED ARİF
Bir gün yolunuz Ankara'ya düşer ise mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
AHMED ARİF'İN CEZAEVİNDEKİ EŞYALARI
        Ankara da çeşitli gazetelerde çalıştık tan sonra 1968 yılında  ''HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM'' adlı şiirinin ismini verdiği ilk ve tek şiir kitabını yazmıştır.



Kitapta Cemal Süreya'nın Ahmed Arif ile ilgili yazdıklarını okuyabilirsiniz hatta ünlü şairi tanıyan ve onunla vakit geçirmiş kim varsa şair hakkındaki düşüncelerini bulabilirsiniz. 1991 yılında Ankara'da vefat eden şairin şiirlerini severek okuduğum ve hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için araştırma yaparken ulaştığım bir ayrıntıyı sizinle paylaşmak istedim. Böyle bir şair hakkında bu bilgiyi paylaşmazsam olmazdı zaten.


 ''Bir gün Ahmed Arif sevdiği kadına mektup yazar ve mektubu göndermesi için postaneye gider ancak posta pulu alacak 2.5 lira parası yoktur cebinde ve mektubunu sevdiği kadına yollayamamıştır. Gidip bir yerde hamallık yapar ve 2.5 lira kazanır ve kazandığı para ile posta pulunu alır ve sevdiği kadına mektubunu yollar.''  Şairle alakalı bu bilgiyi öğrendiğimde çok şaşırmış ama çokta duygulanmıştım hatta vay be helal olsun demişliğim bile olmuştur. Düşünebiliyor musunuz sevdiği kadına mektup yollamak için hamallık yapmış!! Bu nasıl bir gönlü bolluktur, bu nasıl bir aşktır ki sevdiği kadın uğruna hamallık yaptırabilsin. Şimdilerde böyle bir şey duyabilmek mümkün mü ? Var ise de kaç kişi yapar ?

     Ahmed Arif, Nazım Hikmet gibi sevemiyorsak, aşık olamıyorsak bence hiç aşka bulaşılmamalı çünkü sevmek, aşık olmak bu duyguları kirletmek bizim haddimize değil, bu duyguları ancak bu işin hakkını verebilenler yapmalı diye düşünüyorum haksız mıyım ?


''Oy Havar''
''Adiloş Bebe'' 
''Maviye Çalar Gözlerin''
''Hasretinden Prangalar Eskittim'' 

adlı şiirlerini Ahmet Kaya şarkı ve şiir olarak seslendirmiştir.

'' Haberin Var mı ''

adlı şiirini ise son dönemlerde Manuş Baba şarkı olarak seslendirmiştir.

    Ben size şairin kendi sesinden benimde çok sevdiğim ''Hasretinden Prangalar Eskittim'' adlı şiirini paylaşıyorum.



Hasretinden Prangalar Eskittim  kitaplığınızda olması gereken bir şiir kitabıdır. Okumayan herkesin okuyarak aşkını bulması dileğiyle...




İyi Okumalar Dilerim.